Arşiv

Archive for the ‘YAŞAM’ Category

” Kestane ”

Kestane, kayıngiller (Fagaceae) familyasından Castanea cinsini oluşturan ağaçların ve bu ağaçların yenilebilen tohumlarına verilen ad.

Morfolojik özellikleri

Yaprak döken bazen çalı formunda olan orman ağaçlardır. Kabuk çatlaklıdır. Yaprak koltuğunda çıkan tomurcuklarla yalancı uç tomurcukları vardır. Tomurcuklar üst üste binmiş 2 pulla örtülmüştür. Yapraklar sarmal dizilmiş fakat bükük iki sıralı görünür. İkincil damarlar birbirine paralel uzanır. Yapraklar kalın kimi zaman sert, mızraksı, kenarı dişli ve kılçıksı yapıda olabilir.

Erkek çiçekler (kedicik) dik vaziyette, 1-3 (5) salkımlı; salkımların her birindeki brahteler birbirine karşılıklı durur. Çiçek örtüsü 6 kısımlıdır. Stamenler 10-12 (20) kadardır. Tüylü dişi organ gelişmemiştir. Dişi çiçekler erkek çiçeklerin yakınında oluşur. Nadiren tek tek bulunur. Yumurtalık 6-9 gözlüdür. Boyuncuk 6-9 kadar, tepecik uçta, çok küçük noktalıdır. (beneksi) Kupula 2-4 arasında çenetlere ayrılır. Brahteler dikensidir. Kupula içerisinde 1-3 kadar fındıksı meyve bulunur. Çimlenme hipogeiktir.

Kestane tüketimi

Tohumları Güney Avrupa ile Güneybatı ve Doğu Asya‘da yaygın olarak tüketilmektedir. Orta çağlarda Güney Avrupa’da yeterli buğday ununa sahip olmayan orman toplulukları temel karbonhidrat kaynağı olarak tamamen kestaneye bağlı kalmaktaydılar.

Tohumlar, ateşte közlenmiş, haşlanmış veya suda kaynatılmış olarak tüketilir. Çoğunlukla ‘kestane kebap’ olarak adlandırılan ilkinde, kestane tohumları üst kısımları hafifçe çizildikten sonra, 200-220 °C ısıda 10-15 dakika süreyle fırına verilerek hazırlanır.

Kestane aynı zamanda bazı çörek, kek ve pasta çeşitlerinde de kullanılmaktadır. Ayrıca özellikle Bursa ilimizde ve İzmir‘in Ödemiş ilçesindeki Bozdağ dağında kestane şekeri adıyla bilinen bir tatlı çeşidi de çok sevilmektedir ve oldukça büyük miktarlarda üretilmektedir.

Odunu ve kullanımı

Kerestesi, dayanıklılık ve dekoratif özellikleri bakımından meşe ağacının odununa benzemekle birlikte, kuruma esnasında çatlaması ve eğrilmesi nedeniyle, bu ağaçtan büyük boyutlu kereste elde edilememektedir. Ancak dayanıklılığı nedeniyle bazı ahşap bahçe işlerinde bu ağaçtan faydalanılmaktadır. İtalya‘da fıçı yapımında kullanılmaktadır.

Kestane; eski zamanlardan beri insan beslenmesinde önemli bir yer almıştır. Araştırıcılar ilk zamanlarda Alp yöresinde yaşayan insanların 4 – 6 aylarını kestane ağırlıklı beslenme ile geçirdiklerini belirtmektedirler. Bu yörede kişi başına kestane tüketiminin yılda 150 kg dolaylarında olduğu ifade edilmektedir. Bu nedenle kestane meyvesi fakirin ekmeği, ağacı da ekmek ağacı olarak tanımlanmaktadır.

Kestane, doğada tamamen doğal şartlar altında yetiştirilen, tarımsal ilaç, suni gübre kullanılmayan organik tarım ürünüdür. İçerdiği besin öğelerine ilaveten organik tarım ürünü olması nedeniyle kestane, beslenme diyetlerinde eskiden beri yer aldığı önemini günümüzde de korumaktadır. Başta Fransız mutfağı olmak üzere birçok Kuzey Yarım Küre ülkesinin mutfağında vazgeçilmez bir unsur olan kestane, etli yemeklerin hazırlanmasında, çeşitli salatalarda lezzet arttırıcı olarak yer almaktadır. Ayrıca kestane şekeri, kestane püresi, kestane ezmesi gibi çeşitli tatlılar da yapılmakta ve bu ürünler tek başına tüketilebildiği gibi pastalarda da kullanılmaktadırlar. Kestaneler öğütüldüğünde, badem ve fındıktaki gibi yağlı bir yapı yerine güzel ve tatlı bir un haline gelir.Bazı araştırmacılar inek sütündeki süt şekeri laktozun çocuklar için alerjik etkisi nedeniyle çocuklara uygun tatlı ve çorbaların hazırlanmasında kestane ununun alternatif bir ürün olabileceğine dikkati çekmektedirler. Kestane unu ayrıca, sütlü puding türü ürünlerde, ekmek yapımında, flakes ( corn flakes) türü ürünlerin hazırlanmasında kullanılmaktadır.

Yenebilir nitelikteki taze kestane başta nişasta ve çeşitli şekerler olmak üzere iyi kalitede sindirilebilen lifli maddeler, protein, düşük oranda yağ, çeşitli mineral maddeler, B1, B2 ve C vitaminlerini içermektedir. 100 gram yenebilir kestane ortalama olarak 160 kcal enerji sağlamaktadır.

Kestane, doyurucu özelliğine paralel olarak insanların beslenmesine katkı sağlayan bir çok besin öğelerine sahiptir.

100 gr taze kestanenin (yenebilir kısmı) besin öğeleri:

Kalori ( kcal)  : 160

Karbonhidrat (g)  : 34

Şeker (g)  : 9,6

Protein (g)  : 3,2

Yağ (g)  : 1,8

Sodyum (mg)  : 9

Potasyum (mg)  : 395

Kestanenin besin öğeleri kestane türüne, çeşidine, yetiştiği ekolojik şartlara göre değiştiği gibi uygulanan işleme teknolojilerine göre de değişikliklere uğramaktadır. Örneğin kestane haşlandığı zaman nem oranı yükselmekte ve toplam enerji değeri % 25 oranında azalarak 120 kcal ‘ e düşmektedir. Haşlama esnasında nişasta bileşimi değişmekte ayrıca potasyum ve sodyum miktarları azalırken kalsiyum miktarında değişiklik görülmemektedir.

Kavrulduğu takdirde nem oranı % 20 dolaylarında azalırken, şeker miktarı % 25 oranında artmakta ve enerji değeri 200 kcal olmaktadır.

Kestane kurutulduğunda raf ömrü uzamakta, besin öğelerinde artışlar görülmektedir.

Diğer

At kestanesi (Aesculus) olarak bilinen ağacın aynı adı taşıyan tohumları zehirli olup, tamamen farklı bir bitki türüdür, bunların burada bahsedilen kestane ile ilgisi bulunmamaktadır

 

Kategoriler:YAŞAM

Ehliyet almak zorlaşıyor

Ehliyet almak zorlaşıyor. Şubat ayı içinde yasalaşması beklenen kanun ile Karayolları Trafik Kanunu taslağına göre, yeni ehliyet alacaklara 2 yıl ”stajyer sürücü belgesi” düzenlenecek, bu sürede yıllık 50 ceza puanını dolduranların belgesi iptal edilecek. Kanunla, ayrıca 5 kez kırmızı ışık ve hız sınırı ihlali yapan sürücülerin belgelerine 6 ay el konulması, tehlikeli araç kullananlar hakkında adli işlem yapılması yer alıyor. Tasarı ile ehliyet almanın daha zor hale geleceğini savunan sürücü kursları, bu konuda sürücü adaylarının geç kalmaması gerektiğini vurguluyor. Yasa ile sürücü belgesini alan kişilerin doğrudan araç kullanamayacağı ”Yanında deneyimli, yani geçmiş yıllarda ehliyet sahibi olmuş bir sürücü olmadan stajyerler araç kullanamayacak. Üstelik tekrarlanan kırmızı ışık ve hız sınırı ihlallerinde ehliyetlere 6 ay el konulacak, yıllık 50 ceza puanının doldurulması halinde sürücü belgeleri iptal edilecek” Teorik eğitim süresinin 21 günden 6 aya çıkarılmasının da planlandığı yasayla ”Bu sürücü adaylarının sıkıntılı günler yaşamasına neden olacak. Ehliyet almak isteyenlerin acele etmesi gerekiyor.

Kategoriler:YAŞAM

“Arıcılık baldan tatlıdır”

 
 
“Arıcılık baldan tatlıdır”

Bal üreticisi '' Hasan Kalpaklı ''

Modern tarımın önemli dallarından biridir arıcılık. Az bir sermaye ve emekle yapılmaya çok uygun bir uğraştır. Arıcılık geçimi sağlayan ana uğraş olabileceği gibi ek gelir sağlayan yardımcı iş olarak yapılabilir. Arıcılık büyük uzmanlık da gerektirmez, kolaylıkla öğrenilebilir. Arıcıların en büyük meziyetlerinden biriside bildiklerini başkalarına öğretme arzusudur.

Çaycuma’ya bağlı Akpınar’da oturan Hasan Kalpaklı Filyos yolu üzerinde oluşturduğu arı kovanlarında bal üreticiliğine başlamış. Har kovan için ayrı ayrı istatistik tutarak defterine kaydediyor. Kendisini ziyaret ettiğimizde bu işi severek yaptığını gördük. Çaycuma’dan da birçok ziyaretçisi ve müşterisi var Kalpaklı’nın.
Ziyaretçileri için bal kovanlarının yanına kulübe yapmış ve orada ağırlıyor bal severleri.

Arıcılık yapmaya karar veren herkesin bu işi bilenlerin yardımıyla kısa zamanda arıcılık, faaliyetinin ince ayrıntılarını öğrenmeye başlayacaklarını söyleyen Kalpaklı, “Bizim evde arıcılık benden önce vardı. 1978’de askerde zatürree geçirdiğimde, iyileşmemde balın çok büyük faydasını gördüm. Bal bir besin ve enerji kaynağı olarak tüketilmekte. Yöremizde bulunan kestane balı tıbbı ballar arasında kabul edilir. Astım ve kansızlık durumlarında iyileştirici özelliği vardır. Kestane balının çok değerli bal olduğu araştırmalar sonucunda da belirlenmiştir. Kendim devamlı bal tüketirim.” diyor.

1988’de çevrede olduğu gibi 30 civarındaki kara kovanlarının telef olduğunu ifade eden Kalpaklı, üç sene balı parayla aldığını söylüyor.
Arıcılığa kendi ihtiyacı için 1991’de başlamış. 2002 yılında emekli olunca ek bir iş, hayata bağlayan uğraş olarak arıcılık yapmaya başlamış. Çevremdeki insanlara da arıcılık yapmalarını devamlı tavsiye etmiş. “Arıcılığı ben yaparım diyen, kendisi isteyen herkes yapabilir.” diyen Kalpaklı, kendi ihtiyacı için insanların arıcılık yapması gerektiğini de söylüyor.

Dünyada bırakabileceğimiz en kalıcı şey sizin bıraktıklarınızı daha ileriye götürecek kişilerdir ve insana yapılan yatırım en karlı yatırımdır sözlerinden hayata bakarak çocuklarının eğitimine çok önem verdiğini dile getiren Kalpaklı,. çağımızın yükselen değerinin bilgi olduğuna inandığını söylüyor.

Ve ekliyor; “Arıcılık hem hayatımı dolduruyor hem de çocuklarımın eğitiminde ek gelir sağlıyor. Ben bal üreticisiyim, üretmenin tadı kelimelerle anlatılmaz ancak yaşanır. Arıcılık baldan tatlıdır.”

Kaynak: CUMA’dan VADİ Dergisi

Kategoriler:YAŞAM